Alas, yaptığı konuşmada, “Yaşanan tutuklamalar, ihalelerdeki sıkıntılar hepsi ortada. Bunlardan bir tanesi son olarak Mağusa limanında olduğu iddia edilen kara para olayıydı. Bununla ilgili olarak polise yaptığımız başvuruya cevap olarak x-rayden geçen bir şey olmadığı söylendi. Ama kara para ciddi anlamda ülke genelinde büyük sıkıntı."dedi.
Kara paranın ülke yönetiminde de sıkıntılar yarattığını, beraberinde birçok suçu da Adaya taşıdığını savunan Alas, "Soygunlar, insanların öldürülmesi, tehditler, silahlar, giriş çıkışların kontrolsüz hale gelişi gibi asayiş sorunları toplumda ciddi huzursuzluk ve endişe yaratıyor” ifadelerine yer verdi.
Alas, ülkede örgütlü bir kötülükle karşı karşıya olunduğunu, geçmişte iyi insanların kötü yönetimlerine hatta kötü insanların yaptıkları iyi şeylere şahit olunduğunu fakat ilk kez bu denli kötü yönetime maruz kalındığını savunarak, bunun üstesinden sadece örgütlü bir iyilikle gelinebileceğini söyledi.
“Milletvekili değiliz ama milletin vekiliyiz…”
HP olarak bu tarz yolsuzlukların ve olayların üzerine gitmeye devam edeceklerini belirten Alas “Biz Meclisten çekilmiş olabiliriz, milletvekili olmayabiliriz ama milletin vekiliyiz. Hiç korkmadan, usanmadan bu tarz olayların üzerine gitmeye devam edeceğiz. Memleket için çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Programda nüfus konusunda da değinen Alas “Bunu açıklaması gereken yetkililerin çelişkili söylemlerini görüyoruz. Başbakan, Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı farklı rakamlar söyledi… Bir planlama yapacaksanız, ülkeyi doğru yönetmek istiyorsanız nüfusu bilmek zorundasınız. Sadece insan değil, araba nüfusu, bitki örtüsü, sokak hayvanı birçok şeyi bilmek zorundasınız. Bu bütün dünyada böyledir. Eğitim, ulaştırma ve sağlıkta ilerlemek istiyorsanız nüfusu bilmek zorundasınız, planlamanızı buna göre yapmalısınız” dedi.
“Ülkeye patates ithali birilerini zengin etti mi?”
Ülkede son olarak yaşanan patates krizine de değinen Alas “Bu zaten ilk değil, daha önce domateste, ette de benzer sıkıntılar yaşadık. Sorun ortaya çıkmadan önlem almaları gerekiyordu. Üretimsel sıkıntılar vardı, girdi maliyetlerinden dolayı yaşanan sıkıntılar vardı. Verim düşüyor, kalite düşüyor buna bilinmeyen nüfus da eklenince sorun büyüyor… Ama burada başka sorgulanması gereken konu; bu patates TÜK tarafından getirilirken kâr yapıldı mı? TÜK yasalar gereği kâr amaçlı satış yapamaz, ithal edilen patates maliyet fiyatından mı satıldı bakmak gerekir. İnsanlarımız ‘patates getirilmesi kimleri zengin etti’ diye sormaya başladı… Bu yaşananlardan ders çıkarmak lâzım. Bizim ciddi şekilde tarım üzerine master planlarına ihtiyacımız var. Bunlar daha önce yapıldı ama raflarda kaldı, kimse dokunmadı... şeklinde konuştu.
Alas “Şunu kabul etmeliyiz ki iklim değişti. Artık iklim değişikliyle mücadele değil, buna adaptasyon çalışmaları yapmamız gerekiyor. Küçücük adamızda bile farklı bölgelerde farklı iklimlerle karşılaşıyoruz. Özellikle narenciyede bu sorun yaşanıyor. Bununla ilgili önlemler alınmalı, çalışmalar yapılmalı. Hangi bitkiyi sebzeyi nerede üreteceğimize yönelik planlar çalışmalar yapılmalı” dedi.
Ülkenin sanayileşmeye ihtiyacı olduğunu belirten Alas, “Öncelik hakkı senin ülkendeki şirketler olurken sen bunu yurt dışından gelecek olanlara verirsen senin firmalarının rekabet şansı kalmaz. Bu iş ‘korkmayın da üretim fazlası olan sektörlerde buna izni vermeyeceğiz’ demekle olmuyor. Biz bunu önceden de yaşadık. ‘Çalışmayın biz size para göndereceğiz’ denildi, sonuç olarak sanayimiz bitti. Yurt dışındaki şirketlerin ekonomik gücüyle bizim ülkemizdekileri karşılaştırınca rekabet imkânı neredeyse yok. En azından önce kendimiz deneyelim, olmuyorsa o zaman ‘gelin siz de yatırım yapın’ diyelim” ifadelerini kullandı.