Partiden yapılan açıklamaya göre, Kanal SİM’de yayınlanan Serhat İncirli ile Günaydın Kıbrıs programına katılarak gündemi değerlendiren Ersoy, Meclis önünde yaptıkları eyleme dair de açıklamalarda bulundu.
Rejim siyasetine “çürümüş ceset” benzetmesi yapan Ersoy, rejim siyasetinin etrafını da çürütmeye başladığını söyledi. Ersoy, halkın gündeminde çok ciddi sorunlar olduğuna işaret ederek, eğitim, sağlık, enerji, özel sektörde çalışma koşulları gibi gerçek sorunların varlığını hatırlattı.
Ersoy, halkın gündeminde geçim sıkıntısı, hayat pahalılığı, asgari ücret gibi gerçek sorunların olduğunu vurgulayarak Meclis’teki başkanlık seçimi sürecini yorumladı ve “Zorlu Töre’nin ahlaki bir şekilde yorumlanamayacak derecede koltuğa yapışıp kaldığı” görüşünü ifade etti.
“Hiçbir şey UBP’lilerin şey umurlarında değil, utanma duyguları bile yok” diyen Ersoy, bu nedenle Meclis önündeki eylemlerinde “yüksek tansiyon, alçak siyaset” dediklerini belirtti.
Ersoy, “Eğitimde, sağlıkta, enerjide, barınmada veya asgari ücrette sorun yaşayan insanlar, meclisin önüne gelerek gerçek iradeyi ve sokağın gücünü onlara gösterebilirlerdi ama maalesef bu süreçte bunu başaramadık” diye konuştu.
Mücadeleyi büyütme gerekliliğine vurgu yapan Ersoy, “Birileri kişisel menfaat için koltuğa yapışıyorsa, biz de ayni hırsla memleketimize sahip çıkmak zorundayız, mücadeleyle bu pisliği çözebiliriz” dedi.
1980’lerdeki CTP ile bugünkü CTP’nin aynı olmadığını, CTP’nin ilk günden halkı meclise çağırması gerektiğini kaydeden Umut Ersoy, Bağımsızlık Yolu olarak teslim olmayacaklarını, direnmeyi çoğaltmak arzusunda olduklarını, çoğaltmanın yolunun da sorundan mustarip insanları özne yapmaktan geçtiğini ifade etti.
Halkın üzerindeki umutsuzluğun ve geri duruşun örgütlenme, harekete geçme ve somut hedeflerin ortaya konmasıyla değişebileceğini söyleyen Ersoy, tarihin bunu defalarca gösterdiğini kaydetti.
Ersoy, sendikaların eylemini “geç kalınmış” olarak niteledi. Ersoy, “Halkı mücadele eder hale getirmeliyiz ki koltuklarında rahat oturamasınlar” ifadelerini kullandı.