Güçlü aile güçlü toplum: Ortak bir gelecek için işbirliği

Cumhurbaşkanlığı tarafından 2025’in 'Aile Yılı' ilan edilmesi kapsamında, aile kurumunu tehdit eden akımlara karşı farkındalık oluşturmak amacıyla önemli bir iş birliği protokolü imzalandı.

Gündem - 4 saat önce

Uluslararası Dini Yayıncılar Derneği, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, İstanbul Aile Vakfı ve Uluslararası Çocuk Yayıncıları Derneği arasında gerçekleştirilen bu anlaşma, aile değerlerini koruma ve güçlendirme hedefiyle çeşitli projeleri hayata geçirmeyi amaçlıyor.

Eyüpsultan Rami Kütüphanesi’nde düzenlenen törende konuşan yetkililer, aile yapısının toplumsal denge ve geleceğin teminatı olduğunu vurguladı. Protokol kapsamında, akademik araştırmalar, sempozyumlar, yayın faaliyetleri ve farkındalık projeleri yürütülecek.

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenecek "Aile Bilinci Sempozyumu" da bu çalışmaların en önemli adımlarından biri olacak.

"AİLE TEMALI YAYINLARLA KÜLTÜREL HAFIZAYI GÜÇLENDİRECEĞİZ"

Eyüpsultan Rami Kütüphanesi'nde düzenlenen "Aile Bütünlüğünü Bozan Akımlara Karşı Aile Müessesesini Korumak İçin Bir Aradayız" başlıklı iş birliği protokolü imza töreninde konuşan Uluslararası Dini Yayıncılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hakkı Akıncı, 2025’in Cumhurbaşkanlığı tarafından da "Aile Yılı" olarak ilan edildiğini hatırlatarak, aileyi koruma misyonuyla hareket eden kurumlar olarak bir araya geldiklerini belirtti.

Akıncı, toplumun  temel yapı taşı olan aile değerlerini güçlendirmek amacıyla  bir dizi çalışma yürütmek istediklerini vurgulayarak, "Aile kurumunun korunması, toplumsal denge ve geleceğimizin güvence altına alınması için yürütülecek projeler, sempozyumlar ve yayın çalışmaları hakkında sizlerle bilgi paylaşmak istiyoruz." dedi.

"30'DAN FAZLA ÜLKEDE 90'DAN FAZLA YAYINCI ÜYEYE SAHİBİZ"

Dört kurumun ortak iş birliği protokolü imzalamak için bir araya geldiğini ifade eden Akıncı, Uluslararası Dini Yayıncılar Derneği’nin misyonunu aktararak, "Derneğimiz, dünya genelinde İslami içerikli kitap yayıncılığı yapan yayınevlerinin ortak hareket etmesini sağlamakta ve Müslüman toplumların sorunlarına yönelik fikir birliği oluşturmak adına çalışmalar yürütmektedir. Türkiye’den 35 yayıneviyle birlikte, dünya çapında 30’dan fazla ülkede 90’dan fazla yayıncı üyeye sahibiz" ifadelerini kullandı.

Akıncı, "Bugün burada, farklı alanlarda faaliyet gösteren dört değerli kurum, sapkın düşüncelere karşı ortak bir duruş sergileyerek aileyi koruma ve savunma adına önemli bir adım atıyor. Birlikte yürütmeyi planladığımız projeler, sempozyumlar ve yayınlarla toplumumuza rehberlik etmeyi amaçlıyoruz. Bu anlamlı iş birliği için burada bulunan tüm proje ortaklarına ve katılımcılara teşekkür ediyorum." diyerek konuşmasını tamamladı.

"AİLE TOPLUMSAL DEĞERLERİN EN GÜÇLÜ KORUYUCUSUDUR"

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü adına konuşan Prof. Dr. Hasan Kamail Yılmaz, 2025 Aile Yılı kapsamında gerçekleştirilen protokol imza töreninde, insan neslinin devamı ve toplumsal huzurun sağlanmasında ailenin kritik rolüne vurgu yaptı. "İnsan, yaratılmışların en şereflisidir ve bu dünyadaki varlığını, onurlu ve haysiyetli bir şekilde sürdürebilmelidir. Dinimiz, insan hayatının korunması için beş temel değeri ön plana çıkarır: Canın, dinin, aklın, neslin ve malın korunması. Bu beş unsurun en iyi şekilde muhafaza edileceği yer ise hiç şüphesiz ailedir. Aile, sadece bireyin huzuru için değil, toplumsal istikrarın ve geleceğin teminatı olarak da büyük bir önem taşımaktadır. Eğer güçlü bir toplum istiyorsak, önce aileyi sağlam temeller üzerine inşa etmeliyiz." dedi.

"BİREYLERİN KİMLİK İNŞASI AİLEDE BAŞLAR"

Ailenin, bireylerin değerler üzerinde şekillendiği ilk ortam olduğunu vurgulayan Yılmaz, "İnsan neslinin devamı ve sağlıklı bireylerin yetişmesi için aile kurumunun güçlendirilmesi gerekir. Ancak günümüzde evlilik yaşının giderek yükselmesi, aile yapısının zayıflaması ve nüfus artış hızının düşmesi ciddi bir kaygı kaynağıdır. Oysa insan, kendisinden sonra gelecek nesillerle ve yaptığı hayırlı hizmetlerle ebediyet duygusunu yaşar. Aile, bu sürekliliğin en temel yapı taşıdır. Bireylerin kimlik inşası ailede başlar, karakterleri aile ortamında şekillenir. Değerlerini ailede kazanan bir birey, topluma da bu değerleri yansıtır. Bugün dünyanın pek çok bölgesinde aile kurumuna yönelik tehditlerin artması, sadece bireysel bir sorun değil, küresel bir kriz olarak ele alınmalıdır." ifadelerini kullandı.

AİLE KURUMUNA FARKINDALIK OLUŞTURMAK AMAÇLANIYOR

Cumhurbaşkanlığı tarafından da ilan edilen "2025 Aile Yılı" çerçevesinde yapılacak çalışmaların büyük bir fırsat sunduğunu belirten Yılmaz, "Bu yıl boyunca, aile kurumunun önemi konusunda farkındalık oluşturulması, gençlerin ve ailelerin bilinçlendirilmesi için birçok çalışma yapılmalıdır. Aileyi tehdit eden akımlara karşı sağlam bir duruş sergilemek, sadece bireysel bir sorumluluk değil aynı zamanda toplumsal bir vecibedir. İmzalanan protokol de bu sürecin önemli bir parçasıdır ve aile hayatının anlamlı kılınması adına değerli katkılar sunacaktır. Genç nesillerin aile kavramına daha bilinçli bakması, aileyi bir sorumluluk ve emanet olarak görmesi, gelecekte toplumumuzun huzuru açısından hayati bir konudur." diye konuştu.

Aile değerlerinin güçlendirilmesi ve toplumun her kesiminde bu bilincin yaygınlaştırılması gerektiğini ifade eden Yılmaz, "Aile, sadece bir çatı değildir; bireylerin hayata tutunduğu en sağlam bağdır. İnsan, kendini bir bütün olarak ancak ailesiyle tamamlar. Aile kavramı zayıfladıkça, toplumun da parçalandığını ve bireylerin yalnızlaştığını görüyoruz. Oysa, milletlerin yükselişi ve tarih sahnesinde güçlü bir duruş sergilemesi, aile yapılarının sağlamlığıyla doğrudan ilişkilidir. Geçmişimize baktığımızda, büyük medeniyetlerin güçlü aile yapıları üzerine inşa edildiğini görüyoruz. Bugün de aynı bilinci taşımalı, ailemizi koruyarak toplumsal değerlerimizi muhafaza etmeliyiz." ifadelerini kullandı.

"AİLE OCAĞINI KORUMAK İSTİKLALİMİZ KORUMKATIR"

İstanbul Aile Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Üner Karabıyık, aile kurumunun korunmasının toplumsal birlik ve istiklâl için vazgeçilmez olduğunu vurgulayarak güzel bir gaye için bir arada bulunmaktan duydukları memnuniyeti belirtti.

6 Şubat depremlerinin yıl dönümünün idrak edildiğine değinerek konuşmasını sürdüren Karabıyık, bu milletin her bir ferdinin, 6 Şubat depremlerinde deprem bölgesine aktığını, bu şuurun yaşatılacağı yerin aile ocağı olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

 "O büyük afetin yaşandığı gün, milletimiz tek yürek olarak büyük bir aile olduğunu gösterdi. Dayanışma ruhumuzun ve toplumsal değerlerimizin yaşaması, ancak aile ocağının korunmasıyla mümkün. Çünkü bu değerler yaşamasın diye, bu değerler kaybolsun diye çalışanlar var. Can, din, akıl, nesil ve mal emniyetine kasteden ifsat projeleri, büyük bir hızla tüm dünya sathında yürütülüyor. Bizlerin bir arada olması, tek yürek haline gelmesi ve küçük devletimiz olan ailemizi, büyük ailemiz olan devletimizi tahkim etmesi büyük önem arz ediyor."

"AİLE OCAĞINI KORUDUĞUMUZ İÇİN KORKMAYACAĞIZ"

Cumhurbaşkanlığı tarafından 2025 yılının "Aile Yılı" ilan edilmesinin önemli bir fırsat olduğunu belirten Karabıyık, "Bu yıl Cumhurbaşkanlığımız tarafından Aile Yılı ilan edilmiş olması çok önemli, çok kıymetli. Bizim de bunu layıkıyla değerlendirmemiz adına bugün önemli bir adım atılıyor. Ben bugün bu salonda şu çağrıyı yapmak istiyorum. Uluslararası Dini Yayıncılar Derneği'nin ve Uluslararası Çocuk Yayıncıları Derneğinin göstermiş olduğu bu hassasiyeti, biz bu ülkede yayıncılık yapan ve farklı farklı dernekler altında bu faaliyetlerini yürüten tüm yayıncılara bu çağrıyı yapıyoruz. Bu hassasiyeti onların da göstermelerini bekliyoruz. Çünkü İstiklal Marşımızın ilk iki dizesinde anlamını bulan istiklalimiz, aile ocağının korunmasıyla mümkün olacak. Eğer biz korkmayacaksak aile ocağını koruduğumuz için korkmayacağız. İnşallah bu yıl çok değişik etkinlikler planlıyoruz. Dünyadaki aile konusunda çalışan hem münevverleri, kültür insanlarını ülkemize davet etmeyi hem de aile konusunda çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirmeyi planlıyoruz. Bu vesileyle tüm insanlığa bir çağrıda bulunuyor ve gelişme adına yok olmaya giden bu sürece "dur" demek istiyoruz." dedi. 

"İNŞALLAH MUVAFFAK OLURUZ"

Günümüz dünyasında bireyselliğin ön plana çıkarıldığını ve bunun toplumsal yapıyı tehdit ettiğini belirten Karabıyık, dünyada doğum oranlarına değinerek sözlerine şöyle devam etti:

 "İnsani gelişmişlik endeksindeki ilk 50 ülkenin kadın başına doğum oranlarına baktığımızda, toplumun nüfusunun kendini yenileme oranının 2.1'in altında olduğunu görüyoruz. Tek bir istisnayla o da İsrail. İsrail haricindeki ilk 50 ülkenin tamamında kadın başına doğum oranları 2.1'in altında. Bugün insanlık gelişme adına her ne yapıyorsa yok olmaya gidiyor. Ve bugün gelişme adına bireyselliğin ön plana çıktığı bir iklimin içerisindeyiz. Biz bireyi değil aileyi ve gezegenin sürdürülebilirliğini değil insanlığın sürdürülebilirliğini önceleyen bir paradigmayı ortaya koymak zorundayız. Bu zaruret içerisinde 2025 'Aile Yılını' ve faaliyetlerimizi hayata geçirmek için değerlendirmek niyetindeyiz. İnşallah muvaffak oluruz." 

"AİLE VE ÇOCUKLARI KORUMAK ORTAK SORUMLULUĞUMUZ"

Uluslararası Çocuk Yayıncıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tayfur Esen ise imza töreninde yaptığı konuşmada, aile kurumunun korunmasının çocuklar açısından taşıdığı öneme dikkat çekerek, "Ailenin devamını sağlayan çocuklar söz konusu olduğunda söyleyecek çok daha fazla sözümüz olduğuna inanıyorum. Ancak bugün, yıl boyunca gerçekleştireceğimiz çalışmalarla bu sözlerimizi eyleme dökmek en doğru yaklaşım olacaktır." dedi.

Konuşmasında, çocukların değerlerle yetişmesinin önemine vurgu yapan Esen, "Her medeniyet kendi değerleri üzerinde yükselir, her toplum kendi değerleriyle ayakta kalır. Aynı ırktan, aynı renkten olmasalar da toplumları bir araya getiren temel unsur ortak değerlerdir. Tarih boyunca erdemler saldırı altında olmuştur ve bugün de özellikle çocuk kitapları üzerinden zararlı içeriklerle bu değerler hedef alınmaktadır. Çocuklarımız henüz seçme yetisine sahip değilken, onları sapkın düşüncelere karşı koruma sorumluluğumuz var. Aile başımızın tacıdır, çocuklarımız bize emanettir. Fıtratlarına uygun bir hayat yaşamaları için onları kitaplarla ve sağlıklı materyallerle desteklemekte kararlıyız." ifadelerini kullandı.

SAĞLIKLI BİR NESİL YETİŞTİRMEK ARZULANIYOR 

Kur'an-ı Kerim’in kıssalar aracılığıyla aile örnekleri sunduğunu hatırlatan Esen, "Kur’an’daki bir surenin adı da Al-i İmran’dır. Aile kavramı, insanlık için vazgeçilmez bir değerdir. Bizler çocuk edebiyatı metinleri ve çocuk kitapları yayımlayan kuruluşlar olarak, bu sorumluluk bilinciyle hareket etmek zorundayız. Sapkın içeriklere karşı sessiz kalamayız. Protokollerimiz ve çalışmalarımızın temel sebebi, çocuklarımızı bu tehditlerden korumak ve sağlıklı bir nesil yetiştirmektir." diyerek sözlerini tamamladı.

Konuşmaların ardından imza protokolüne geçildi. Uluslararası Dini Yayıncılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hakkı Akıncı, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanlığı adına Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, İstanbul Aile Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Üner Karabıyık ve Uluslararası Çocuk Yayıncıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tayfur Esen arasında iş birliği protokolü imzalandı.

PROTOKOL

Protokol kapsamında İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi'nin destekleri ile Türkiye'de ve uluslararası sektörde aile alanında kaleme alınmış çalışmaların bir literatür taraması gerçekleştirilecek. Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin öncülüğünde dünya genelindeki önemli "aile çalışmaları" tespit edilecek, kamuoyu ile paylaşıma açılacak.

Uluslararası Dini Yayıncılar Derneği ve Uluslararası Çocuk Yayıncıları Derneği, aile temalı kitap yayınlanmasını teşvik edecek. Mevcut yayınların literatür taramasını hazırlayarak Türkiye'nin dört bir yanında aile kütüphanelerinin oluşmasının temelleri atılacak. Farklı dillerde yazılmış eserlerin karşılıklı tercüme hareketliliği desteklenecek, bir çok eserin farklı dillerde yayınlanmasına katkı sağlanacak.

Kurumlar aile bütünlüğünün korunması ve zararlı akımlar karşısında neslin korunması için el rehberi niteliğinde kılavuzlar oluşturacak. Söz konusu kılavuzlar başta kitap yayıncılık camiası tarafında olmak üzere toplumun bütün katmanlarında yaygınlaştırılacak.

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, 2025 yılında gerçekleştirilecek "Aile Bilinci Sempozyumu"na ev sahipliği yapacak. Söz konusu sempozyum öncesinde dünyanın farklı coğrafyalarından önemli isimlerden bu sempozyuma destek vermeleri istenecek. İstanbul Aile Vakfı'da tüm bu çalışmalara müktesebatı ile destek verecek.

2025 yılı boyunca hem yurt içinde hem de yurt dışında bu alanda farkındalık projeleri hayata geçirilmesi hedefleniyor.

Haftanın Öne Çıkanları

Hoyratça Yargılıyoruz, Hoyratça Harcıyoruz...

2025-02-08 00:14 - -

Rum Dışişleri Bakanı Kombos BM Genel Sekreteri ile görüştü...

2025-02-04 11:19 - -

Tuygun Töre’den Doğuş Derya’ya Geçmişi hatırlatan Eleştiri ...

2025-02-03 14:25 - -

Erhan Arıklı: "Kıbrıs Filistinleşiyor mu?"

2025-02-02 10:42 - -

ERHAN ARIKLI :''TÜRKİYE BAĞIMSIZ BİR DEVLET ONA HESAPO SORMA GİBİ BİR HAKKIMIZ YOK''

2025-02-03 12:19 - -

Eski Beşiktaş Belediye Başkanı Ayfer Atay hayatını kaybetti

2025-02-02 01:39 - Gündem

"Kıbrıs Ulaşım Tarihi" kitabı, Arıklı'ya takdim edildi

2025-02-03 18:05 - -

Hafriyat kamyonuna iki araç çarptı: 1 ölü, 4 yaralı!

2025-02-02 07:39 - Asayiş

''BU ÇABALAR BEYHUDEDİR...ANAVATAN TÜRKİYE CUMHURiYETİ YANI BAŞIMIZDADIR''

2025-02-03 18:33 - -

İstatistik Kurumu Başkanı Sövüda Besimler oldu

2025-02-04 11:07 - -

İlgili Haberler

Kar geri dönüyor! Bu kez çok daha kuvvetli olacak! Peş peşe açıklamalar

22:09 - Gündem

Malatya'da yolcu minibüsü devrildi! Çok sayıda yaralı

22:08 - Gündem

Ülkü Ocakları eski ilçe başkanı evinde ölü bulundu

21:38 - Gündem

Kocaeli'nde kocasını öldüren 5 çocuk annesi tutuklandı

20:39 - Gündem

Grand Kartal Otel'in kaçak olduğu iddiası! Bakanlık yalanlandı

20:09 - Gündem

Günün Manşetleri

DiCarlo önce Cumhurbaşkanı Tatar ile görüşecek...

11:00 - -

Ülkesine dönen Suriyeli sayısı belli oldu...

10:49 - -

Rauf Denktaş Üniversitesi 4. mezuniyet töreni dün yapıldı...

10:13 - -

Hoyratça Yargılıyoruz, Hoyratça Harcıyoruz...

00:14 - -

“Asil Nadir’in durumu kritik ancak ölümüne ilişkin iddialar doğru değil”

15:00 - -