Lübnan'da 17 Eylül Salı günü Hizbullah mensuplarının kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşandı. Sağlık Bakanlığı, ülke genelinde Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının patlatılması sonucu 2'si çocuk 12 kişinin hayatını kaybettiğini, 300 kadarı ağır yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralandığını açıkladı.
18 Eylül'de gerçekleştirilen saldırının ikinci dalgasında telsizlerin patlatılması sonucu 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin yaralandığı bildirildi.
Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail’i sorumlu tutarken, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, dün yaptığı açıklamada İsrail'in askeri odağını Hizbullah cephesine kaydırdığını söyledi.
ABD MEDYTASI İSRAİL PLANINI ADIM ADIM YAZDI
New York Times'ın mevcut görsel kanıtlara dayanarak yaptığı analize göre, dün Lübnan'da patlayan telsizler, Salı günü ülke genelinde patlayan çağrı cihazlarından yaklaşık 3 kat daha büyük ve ağırdı. Patlayan cihazlardan bazıları yangınlara neden olurken NYT telsizlere konulan patlayıcı miktarının diğerlerinden daha fazla olabileceğini yazdı.
İsrail saldırının ikinci dalgasını da üstlenmedi ancak konu hakkında bilgilendirilen, 12 mevcut ve eski savunma ve istihbarat yetkilisi New York Times gazetesine İsraillilerin saldırının arkasında olduğunu doğruladı.
NYT İsrail'in ölümcül saldırılarını 'modern zamanların Truva Atı' olarak tanımladı ve operasyonun perde arkasın yazdı. Gazetenin iddiasına göre Hizbullah lideri Nasrallah, İsrail'in kullandığı yüksek teknolojinin aksine Hizbullah'ın yıllardır çağrı cihazlarına yatırı yapması için baskı yapıyordu çünkü bu cihazlar sınırlı kapasitelerine rağmen kullanıcının yerini ya da diğer riskli bilgileri ele vermeden veri alabiliyordu.
İsrail'in ajanlarının yerlerini tespit etmek için cep telefonu şebekelerini kullanmasından rahatsız olan Nasrallah Şubat ayında televizyonda yayınlanan bir konuşmasında takipçilerine “Bana ajanın nerede olduğunu soruyorsunuz. Size diyorum ki, sizin elinizdeki, eşinizin elindeki ve çocuklarınızın elindeki telefon ajandır" dedi ve bir ricada bulundu: "Onları gömün, Demir bir kutuya koyun ve kilitleyin.”
İsrail bu fırsatı kaçırmadı, Hizbullah'ı hedef almak için bir çağrı cihazı şirketi kurma planını zaten çok daha önceden devreye sokmuştu.
Dünden beri tartışmaların odağında olan BAC Consulting firması cihazları Tayvanlı bir şirket olan Gold Apollo adına üretmek üzere sözleşme imzalamış Macaristan merkezli bir şirketti. Operasyon hakkında bilgilendirilen üç istihbarat görevlisine göre bu da İsrail oyununun bir parçasıydı. Çağrı cihazlarını üreten kişilerin gerçek kimliklerini gizlemek için en az iki tane daha sahte şirket kurulmuştu. BAC bu sırada sıradan müşteriler aldı ve onlar için bir dizi çağrı cihazı üretti. Ancak gerçekten önemli olan tek müşteri Hizbullah'tı.
Üç istihbarat görevlisine göre, ayrı ayrı üretilen çağrı cihazlarında patlayıcı PETN içeren piller bulunuyordu. Çağrı cihazları Lübnan'a 2022 yazında az sayıda gönderilmeye başlandı ancak Nasrallah'ın cep telefonu çağrısından sonra kullanımları yaygınlaştı.
Gazeteye konuşan kaynaklara göre İsrail bu teknolojiyi geliştirmek için milyonlarca dolar yatırım yaptı ve Hizbullah ile müttefikleri arasında cep telefonu iletişiminin artık güvenli olmadığı söylentisini yaydı. Nasrallah bu söylentiler sonrası sadece cep telefonunu yasaklamakla kalmadı, Hizbullah subaylarının her zaman çağrı cihazı taşımalarını ve savaş durumunda çağrı cihazlarının kullanılmasını emretti.
İki Amerikalı istihbarat yetkilisine göre yaz boyunca Lübnan'a yapılan çağrı cihazı sevkiyatı arttı ve binlerce çağrı cihazı ülkeye ulaşarak Hizbullah subayları ve müttefikleri arasında dağıtıldı. Bunlar Hizbullah için güvenli iletişim araçları, İsrail'de istihbarat görevlileri için de zamanı geldiğinde basılabilecek “düğmelerdi"
Salı günü İsrail kan donduran talimatı verdi, çağrı cihazlarına Hizbullah'ın üst düzey liderlerinden geliyormuş gibi görünen Arapça bir mesaj gönderildi. Birkaç saniye sonra Lübnan kaosa sürüklenmişti.