
Haravgi gazetesi “Başkan Ukrayna’yla İlgili Toplantıya Türkiye’nin de Çağrılmasından Rahatsız Oldu” başlığıyla yer verdiği haberinde, Hristodulidis’in bu açıklamayı Brüksel’deki olağanüstü Avrupa Konseyi toplantısına gelişinde yaptığını yazdı.
Gazeteye göre Hristodulidis açıklamasında, Türkiye’nin Rusya karşısındaki Avrupa yaptırımlarını sürekli ihlal eden ve Rusya karşısındaki Avrupa yaptırımlarından kendi menfaatleri için faydalanan bir ülke olduğunu da öne sürdü.
Ukrayna’daki gelişmelerle ilgili yapılan görüşme konusunda ise savaşın bitmesi aynı zamanda Ukrayna’nın egemenliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğüne saygı duyulmasının temel beklentiler olduğunu dile getiren Hristodulidis, Avrupa Birliği (AB) olarak savaşın bitmesiyle ilgili bu çabanın baş rol oyuncuları olmaları gerektiğini, çünkü Ukrayna’nın Avrupa’yla sınırı bulunduğunu dile getirdi.
Bu çerçevede AB’nin yalnızca bazı üye devletlerinin katılımıyla gerçekleştirilen tüm bu toplantıların, AB olarak göstermeleri gereken birliğe katkı sağlamadığını ifade eden Hristodulidis, AB içinde halihazırda tepki gösteren bazı devletler bulunduğunu söyledi.
Hristodulidis, bu toplantılara örneğin Türkiye’nin de çağrılmasına işaret etmeden geçemeyeceğini de ifade ederek, Türkiye’nin Rusya Federasyonu karşısındaki Avrupa yaptırımlarını sürekli ihlal eden ve Rusya karşısındaki Avrupa yaptırımlarından kendi menfaatleri için faydalanan bir ülke olduğuna dair iddiasını yineledi.
Konuyla ilgili olarak Türkiye’yle diyalog kurmak isteyen AB üye devletlerinin yaklaşımının nasıl yönetilebileceğine dair bir soruya karşılık ise Hristodulidis, AB’nin, 27 üye devleti de dahil olmak üzere bir role sahip olması gerektiğini ifade ederek Türkiye’nin şu an AB yaptırımlarıyla aynı hizada olmayan bir ülke olduğunu söyledi.
Hristodulidis sözlerinin devamında, “Avrupa topraklarını yasa dışı bir şekilde elinde tutan bir ülkenin güvenlik ve garantilerle ilgili konularda nasıl herhangi bir rol oynayabileceği” sorusunu da sordu.
Tartışılan olası garantilerin BM aracılığıyla mı sağlanacağının ele alınacağını da dile getiren Hristodulidis, bu boyutun önemli olduğuna işaret ederek AB’nin 27 üye devleti olduğunu ve bu 27 üye devletin oyu ve onayının gerektiğini ifade etti.
Costa ve Guterres’le görüşme
Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak Cenevre’de gerçekleştirilecek gayriresmi görüşme konusunda ise Hristodulidis, Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa’yla konuştuğunu ve Costa’nın kendisini Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşme konusunda bilgilendirdiğini dile getirdi.
Hristodulidis, Cenevre’deki toplantıdan önce BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le telefonda görüşeceğini de söyledi.
Hristodulidis, Guterres’in Cenevre toplantısının ardından AB tarafından hem üzerinde mutabakata varılan çerçeveden sapamayacak Kıbrıs çözümünün şekli hem de AB'nin ilke ve değerlerine saygı duyulması gerektiği konusunda mesajlar gönderileceği 20 Mart’ta yapılacak Avrupa Konseyi toplantısında da olacağını sözlerine ekledi.
Fileleftheros gazetesi de “Türkiye’ye Pencereyi Kapatmak İstiyorlar” başlıklı haberinde, Rum kesimi ile Atina’nın bazı AB üye devletlerinin Ukrayna meselesi ve Avrupa savunmasıyla ilgili konularda Türkiye’ye bir pencere açma konusundaki hareketlerine tepki gösterdiklerini yazdı.
Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis ile Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in konuyla ilgili itirazlarını dün gerçekleştirilen Avrupa Konseyi toplantısında ortaya koyduklarını yazan gazete, iki ülkeyi kaygılandıran konulardan birinin de Türkiye’nin geçen pazar Londra’da gerçekleştirilen gayriresmi toplantıda yer alması olduğuna işaret etti.
Alithia ise konuyla ilgili habere “Hristodulidis İngilizleri ve Avrupalıları Türkiye’nin Ukrayna’yla İlgili Toplantıya Davet Edilmesiyle İlgili Olarak Azarladı” başlığıyla yer verdi.