Dünya

Pakistan 'Keşmir Kara Günü'nü unutmadı... Liderlerden peş peşe mesajlar

Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı 27 Ekim 1947'de Hindistan tarafından katliama uğradı. Pakistan'da Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari ve Başbakan Şahbaz Şerif, 'Keşmir Kara Günü' nedeniyle mesaj yayımladı.

Pakistan 'Keşmir Kara Günü'nü unutmadı... Liderlerden peş peşe mesajlar
27-10-2024 16:08

Cumhurbaşkanı Zerdari, mesajında, Hindistan'ın Cammu- Keşmir'i "işgal etmek" için asker gönderdiği 27 Ekim 1947'nin, Güney Asya tarihinde karanlık bir bölüme işaret ettiğini belirtti.

Hindistan'ın, Cammu-Keşmir'i "dünyanın en çok askerileştirilen bölgelerinden biri" haline getirdiğini belirten Zerdari, bölgedeki meşru liderlerin hapiste tutulduğunu ve yerel medyanın ağır sansüre uğradığını kaydetti.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Keşmir halkının adil ve tarafsız referandum yoluyla kendi kaderini tayin etme hakkını defalarca teyit ettiğini aktaran Zerdari, "Ancak Hindistan bu kararlara karşı gelmeye ve Keşmirlilerin temel haklarını reddetmeye devam ediyor." ifadesini kullandı.

Zerdari, Hindistan'ın 5 Ağustos 2019'da Cammu-Keşmir'in özel statüsünü kaldırarak, bölgenin demografik ve politik yapısını değiştirmek için önlemler uygulayarak "işgalini" daha da tırmandırdığını belirterek, bunları, "Keşmir Özgürlük Hareketi'ni kontrol altına alma ve bastırma amacındaki daha geniş stratejinin parçası" olarak nitelendirdi.

Keşmir halkının haklı davasına desteklerini yeniden teyit ettiklerini kaydeden Zerdari, "Orta Doğu'daki son gelişmeler, uzun süredir devam eden anlaşmazlıkların büyümesine izin verilmemesi gerektiğinin sert bir hatırlatıcısıdır. Uluslararası hukuku ihlal etmek ve anlaşmazlıkları halı altına süpürerek yok saymak, kalıcı barışı garanti etmez." ifadelerini kullandı.

Zerdari, dünyanın artık Cammu-Keşmir'deki duruma ilişkin sorumluluğunu görmezden gelemeyeceğini kaydederek uluslararası toplumu, Cammu-Keşmir'deki insan hakları ihlallerini durdurması, Keşmirlilerin acılarını hafifletmesi ve BMGK kararlarını uygulaması için Hindistan'a baskı yapmaya çağırdı.

- HİNDİSTAN, KEŞMİR HALKININ KENDİ KADERİNİ BELİRLEME İSTEĞİNİ BASTIRDI

Pakistan Başbakanı Şerif de mesajında, Hint kuvvetlerinin 77 yıl önce Srinagar kentine geldiğini belirterek "Hindistan o zamandan bu yana Keşmir halkının kendi kaderini belirleme yönündeki meşru isteklerini bastırdı." ifadesini kullandı.

Hindistan'ın Cammu-Keşmir hakkındaki BMGK kararları kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmede "başarısız olduğunu" kaydeden Şerif, bölge halkının kendi kaderini tayin hakkını gerçekleştirme kararlılığının 1947'deki kadar sağlam olduğuna dikkati çekti.

Şerif, Hindistan'ın, Cammu-Keşmir'in özel statüsünü kaldırdığını vurgulayarak, "Hindistan, 5 Ağustos 2019'dan bu yana Cammu-Keşmir'deki kontrolünü sıkılaştırmak için art arda adımlar atıyor. Hindistan'ın kötü niyetli tasarımları, Cammu-Keşmir'in tartışmalı statüsünü baltalamayı ve Keşmir halkının kendi geleceğine karar vermede demokratik hakkını reddetmeyi amaçlıyor." ifadelerini kullandı.

Güney Asya'daki barış ve istikrarın Cammu-Keşmir anlaşmazlığının barışçıl çözümüne bağlı olduğunu belirten Şerif, Hindistan'ın, Keşmir halkının isteklerini "zorlayıcı taktikleriyle bastıramayacağını" anlaması gerektiğini vurguladı.

Şerif, Cammu-Keşmir anlaşmazlığının, ilgili BMGK kararlarına uygun olarak çözülmesi için destek vermeyi sürdüreceklerine dikkati çekti.

- TARİHİ KEŞMİR SORUNU

İngiltere, 1947'de sömürge olarak yönettiği Hindistan'dan çekilirken o dönemde prenslik olan Keşmir, bağımsızlıklarını yeni kazanan Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda tercih yapma zorunluluğuyla karşı karşıya kaldı.

Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi. Müslüman Keşmir halkı, karara karşı çıktı.

Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.

Savaşların ardından sağlanan geçici ateşkes sonucunda Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın idaresinde kaldı.

Bölgenin doğusundaki yüzde 20'lik kısım ise sınırdaş Çin'in hakimiyetine verildi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halk oylamasıyla belirlenmesini öngörüyor.

Hindistan yönetimi, halk oylamasına karşı tutum benimserken Pakistan, BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.

- CAMMU KEŞMİR'İN ÖZEL STATÜSÜNÜN KALDIRILMASI

Hindistan yönetimi, anayasanın yarım asırdan uzun süredir Cammu-Keşmir'e özel statü tanıyan hükümlerini 5 Ağustos 2019'da iptal ederek bölgeyi merkezi yönetimin doğrudan hükmettiği "Birlik Toprağı" statüsüne indirmişti.

Ardından bölge toprakları, 31 Ekim 2019'da resmen merkeze bağlı Cammu-Keşmir ve Ladakh olmak üzere ikiye ayrılmıştı.

Cammu-Keşmir'in 1947'den bu yana yabancıların bölgeye yerleşmesine ve mülk edinmesine izin vermeyen vatandaşlık yasası da kaldırılmıştı. Müslümanlar, bu nedenle merkezi yönetimin bölgeye Hindu çoğunluğu yerleştirerek bölgenin demografisini değiştirmesinden endişe duyuyor.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER