Dünya

Soykırımın boyutu dehşete düşürdü... Doğmamış çocuklar bile hedefe oturtuldu!

BM İnsan Hakları Konseyi tarafından hazırlanan yeni bir rapor İsrail'in çok boyutlu katliamını yeniden gözler önüne serdi.BM İsrail'in üreme ve doğum ile ilgili sağlık tesislerini sistematik şekilde hedef aldığını belirtti.

Soykırımın boyutu dehşete düşürdü... Doğmamış çocuklar bile hedefe oturtuldu!
14-03-2025 13:39

BM’ye bağlı olarak işgal altındaki Filistin topraklarında işlenen suçları araştıran Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu, İsrail'in, Filistinlilerin cinsel ve üreme sağlığı tesislerini sistematik olarak yok ederek soykırım eylemleri gerçekleştirdiğini bildirdi. Komisyon, BM İnsan Hakları Konseyi'nin 58. Oturumu kapsamında yeni raporunu açıkladı. Raporda, 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Filistin topraklarında Filistinli kadın, kız ve erkeklere karşı ihlallerin belgelendiği kaydedildi.

YOK ETME STRATEJİSİ

İsrail'in, Filistinlilere karşı cinsel, üreme ve diğer cinsiyete dayalı şiddet biçimlerini, onların kendi kaderini tayin etme haklarını engellemek için daha fazla kullandığı belirtilen raporda, Raporda, İsrail'in sıklığı ve şiddeti artan cinsel ve cinsiyete dayalı şiddeti, Filistin halkını kontrolünde tutmak ve onları yok etmek için bir savaş stratejisi olarak kullandığı vurgulandı. Tecavüz ve diğer cinsiyete dayalı şiddet biçimlerinin, İsrail'in en üst düzey sivil ve askeri liderlerinin emirleri veya teşvikiyle işlendiği belirtildi.

HER YAŞTAN KADIN VE KIZLAR HEDEFTE

İsrail ordusunun Filistin’de uyguladığı kuşatmayla güvenli gebelik, doğum, doğum sonrası ve yeni doğan bakımı için gerekli ilaç ve ekipmana erişimi de engellediğine işaret edilen raporda, "Kadınlar ve kızlar, üreme sağlığı bakımına erişimi engelleyen İsrail yetkililerinin dayattığı koşullar nedeniyle gebelik ve doğumla ilgili komplikasyonlardan öldü. Bu eylemler insanlığa karşı bir suç olan yok etmeye eşdeğer" ifadeleri kullanıldı. İşgal ordusunun Gazze’de ürme sağlığı merkezlerini tamamen yok ettiğine dikkat çekilen raporda, bu durumun Roma Statüsü ve Soykırım Sözleşmesi’ne göre, Filistinlilerin fiziksel olarak yok olmasına yol açacak yaşam koşulları oluşturmak ve doğumları engellemek gibi iki soykırım eylemi kapsamına girdiği vurgulandı. Raporda, "İsrail, yoğun nüfuslu bölgelerdeki binaları kasıtlı olarak hedef alma ve ağır patlayıcılar kullanma stratejisinin bir sonucu olarak Gazze'de kadın ölümlerini artan bir oranda gerçekleştirdi. Her yaştan kadın ve kız çocuğunun hedef alındığı vakalar da belgelendi. Bu eylemler insanlığa karşı suç olan öldürmeyi ve savaş suçu olan kasıtlı öldürmeye karşılık geliyor" denildi.

HESAP VERME KORKULARI YOK

Raporda görüşlerine yer verilen Komisyon Başkanı Navi Pillay, toplanan kanıtların, cinsel ve cinsiyete dayalı şiddette büyük bir artış olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti. Pillay, bu durumun, İsrail askerlerine hesap verebilirlik korkusu olmadan bu tür eylemleri işlemeye devam ede bilecekleri yönünde açık mesaj gönderdiğine vurgu yaptı. Pillay, "Bu bağlamda Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve ulusal mahkemeler, kendi iç hukukları veya evrensel yargı yetkisinin uygulanması yoluyla hesap verebilirlikı ve mağdurlara adalet sağlanması için elzem konumdadır" değerlendirmesinde bulundu. İşgalci İsrail ordusu, 7 Ekim 2023’te Gazze’ye yönelik başlattığı saldırılarda, 19 Ocak 2025’e kadar 17 binden fazla çocuk, 14 binden fazla kadın öldürdü.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER