HABER7
ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump, ikinci başkanlık dönemi için hazırlıklarını sürdürüyor. Trump, 5 Kasım'daki başkanlık seçimlerini kazanmasının ardından yeni kabinesine yönelik atamalara başladı.
Donald Trump, ABD Dışişleri Bakanlığı için Florida senatörü Marco Rubio'yu aday gösterirken, Adalet Bakanlığına Florida'dan Kongre üyesi Matt Gaetz'i işaret etti. Trump en dikkat çekici atamalarından birini ise Millî İstihbarat Direktörlüğü'ne gerçekleştirdi. Trump, istihbaratın başına eski Kongre üyesi Tulsi Gabbard aday gösterdi.
TÜRKİYE'YE YAPTIRIM İSTEMİŞTİ
Tulsi Gabbard'ın istihbarat direktörlüğüne aday gösterilmesinin ardından geçmişte Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili yaptığı açıklamalar tekrar gündeme geldi. ABD'nin eski bir ordu mensubu olan Gabbard, ABD'nin Irak'ı işgali esnasında görev alan isimlerden biri olarak biliniyor.
Gabbard, Türkiye'nin terörü topraklarından uzaklaştırmak için 2019'da başlattığı Barış Pınarı Harekâtı sonrasında Türkiye'ye yaptırım öngören tasarıya destek vermişti. Terör örgütünün kolu SDG'yi ABD müttefiki olarak kabul eden Gabbard, "Kürt müttefiklerimiz: Güçlü durun. Türk Silahlı Kuvvetlerinin saldırısını durdurmak için elimizden geleni yapıyoruz" açıklamasında bulunmuştu.
"TÜRKİYE'NİN ERDOĞAN'I BİZİM DOSTUMUZ DEĞİL"
Tulsi Gabbard, yaptığı başka bir açıklamada ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'nin dostu olmadığını açıkça ifade ederek Erdoğan'a yönelik 'diktatör' nitelendirmesinde bulunmuştu. Gabbard, şu ifadeleri kullanmıştı;
Türkiye'nin Erdoğan'ı bizim dostumuz değil. O dünyanın en tehlikeli diktatörlerinden biri. ABD hükümeti ve medyasının bu İslamcı megalomana ve onun El Kaide ortaklarına yardım etmek gibi bir görevi yoktur.
Türkiye yıllardır IŞİD ve El Kaide teröristlerini perde arkasından desteklemektedir.
ERDOĞAN'A 'DAEŞ' SUÇLAMASINDA BULUNDU
Terör örgütüne yönelik desteğini açıkça ilan eden Gabbard, sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik akılalmaz açıklama ve suçlamalarda bulunmuştu. DAEŞ'e karşı en büyük mücadeleyi veren liderlerden biri olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı 'DAEŞ destekçisi' olmakla suçlayan Gabbard, şu yorumu yapmıştı:
"IŞİD ile El Kaide militanlarını yıllarca kendi milisleri olarak kullanmakla" suçlayan Gabbard, "Bunu inkar etti ama şimdi çok aleni bir şekilde IŞİD ve El Kaide'nin eski teröristlerini kullanıyor, bu da onun gerçekte kim olduğunu gösteriyor: Kendisinin büyük hükümdar, halife olacağı İslamcı halifelik inşa etmek isteyen radikal İslamcı bir megaloman"
Gabbard, İsrail'in Gazze'deki katliamlarının başlamasının ardından Ekim 2023'te yaptığı açıklamada, Ankara'nın Hamas'ın bir kurtuluş örgütü olduğuna ilişkin bakış açısının, Türkiye'nin terör örgütü DEAŞ'a verdiği var olmayan destekle karşılaştırıldığını belirtmişti.
F-16 SATIŞINA KARŞI ÇIKTI
ABD istihbaratının başına geçirilen Gabbard, Türkiye'ye yönelik F-16 savaş uçaklarının satışına da itiraz etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı 'sultan adayı' olmakla suçlayan Gabbard, Türkiye'ye F-16 satılmasının ABD ulusal güvenlik çıkarlarını aykırı olduğunu iddia ederek bunun bir sonraki aşamasının Türkiye'ye nükleer silah verilmesi olduğunu söyledi.
Gabbard, ilgili sosyal medya paylaşımında şu sözleri kullandı;
Biden Yönetimi'nin Türkiye'nin IŞİD destekçisi, İslamcı, Sultan adayı Erdoğan'a F-16'lar sağlama kararı dar görüşlüdür ve ulusal güvenlik çıkarlarımızı baltalayacaktır. Erdoğan ayrıca nükleer silah istiyor. ABD'nin bundan sonra sağlayacağı şey bu mu? Delilik.
