Resmi Tutum: "Karar Bağlayıcı, Ancak İnceleniyor"
Rum yönetiminden Reuters’e konuşan bir kaynak, "Uluslararası Ceza Mahkemesi kararlarına saygı duyulur ve bunlar prensipte bağlayıcıdır," diyerek, bu konuda henüz net bir tutum belirlenmediğini ifade etti. Rum medyası ise bu durumun, Güney Kıbrıs’ın Netanyahu'nun olası bir ziyaretinde UCM'nin tutuklama emrini uygulamaktan başka seçeneği olmadığını gösterdiğini yazdı.
Diplomatik Tepkiler
İsrail’in Güney Kıbrıs Büyükelçisi Oren Anolik, UCM’nin kararını sert bir şekilde eleştirdi. Kararı “yanlış” olarak niteleyen Anolik, bunun mahkemenin güvenilirliğini zedelediğini savundu ve UCM'yi “siyasi bir araç” olmakla suçladı. Buna karşılık, Filistin’in Güney Kıbrıs Büyükelçisi Abdullah Attari, kararı “doğru ve gerekli” bulduğunu belirtti ve “Uluslararası adalet, gecikmiş olsa da adaleti restore etmek istiyor,” dedi.
AKEL’den Netanyahu’ya Sert Eleştiri
Kıbrıs'ın ana muhalefet partisi AKEL, UCM kararını “Netanyahu'yu koruyanlara tokat” olarak niteledi. Parti, İsrail hükümetini savaş suçları işlemekle suçladı ve uluslararası toplumun bu suçlara daha fazla göz yummaması gerektiğini vurguladı.
Zor Kararların Eşiğinde Diplomasi
Rum basını, UCM kararının Rum yönetiminin İsrail ile ilişkilerini diplomatik açıdan zorlaştırdığına dikkat çekti. Özellikle Rum Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos’un planladığı İsrail ziyaretinin ve Netanyahu ile olası temaslarının akıbeti belirsizliğini koruyor.
Uluslararası Ceza Mahkemesi üyesi olan Güney Kıbrıs’ın, Netanyahu’nun ziyaret etmesi durumunda tutuklama emrini uygulamak zorunda kalabileceği, Rum yönetiminin İsrail ile güçlü bağlarını nasıl koruyacağı konusunda diplomatik bir ikilem yaşadığı belirtiliyor.